acil

selektor yapan yildiz
Kitaplarda yazdığı, notlarda okunduğu gibi değil kesinlikle. Her şey ideal şekilde ilerlemediği gibi ekstra başka işlerle de uğraşıyorsunuz. Hastayı klinik olarak takip etmenizin haricinde hastanın oksijenini takıp takmadığı, kanının laboratuvara ulaşıp ulaşamadığı gibi işleri de takip etmeniz gerekiyor. Bunlar olurken de klinik olarak doğru adımları atmanız gerekiyor.

Diğer bir durum da gelen hastaların klinik durumları açık ve net değil, o yüzden zaten kitaptaki gibi olmuyor her zaman. Örneğin kulak ağrısı olan kişi aynı anda karın ağrısı şikayetinden muzdarip olup aynı zamanda da halsizlik şikayeti tarifliyor ve beklenti de yüksek hepsine direkt etkili bir çözüm bulmanızı istiyorlar:). Skorlamalar ve kriterler yeri geliyor hayat kurtarıyor gerçekten ama hastalara hızlı hızlı bakarken onları kullanmak da nasip olmuyor her zaman. Velhasıl ideal olmayan ama işleyen bir sistemi var acilin.

Ayrıca, kolay ulaşılabilir olduğu için halkımızın dibini ekmek bandırmak suretiyle sıyırdığı yerlerdir acil. Randevu bulamadım diyen de gelir, ilaç yazdırayım diyen de gelir, gelmişken bir de muayene olayım diyen de gelir bunun sonu gelmez. Beklenti de yüksek olabiliyor. Bana bir hasta gelmişti, adam dermatolojiye gitmiş ilaçları kullandım ama kaşıntım geçmedi diye bana geliyor. Kendisine ilgili polikliniğe gitmesi gerektiğini anlattım ancak orada herhangi bir kan testi yapılmadığını ve bu tanının nasıl konduğunu, tanı için kan testi olması gerektiğini söyledi (tanılar cilt kuruluğu ve dermatit bu arada). yani benden istenen şey dermatoloji uzmanının yapmadığı testi yapmam, tekrar tanı koymam ve ilaçlarını tekrar düzenleyip tedavi etmem. Kısacası alakalı alakasız birçok kişi randevusuz bakıldığı için acili suistimal ediyor ve bu gereksiz bir yoğunluğa neden oluyor ve bazen de sizi böyle zor durumda bırakıyor. Diğer bir örnek durum ise hasta yakınlarının "gelmişken ben de bir görüneyim" diyip uzun süredir olan alakasız şikayetler için gelmesi, aslında tam emin olmadıkları şikayetleri adeta uydurmak suretiyle aktarması, hatta bunu ileri götürüp "ya evet göğsümde de ağrı oluyordu" diyerek ortalığı iyice karıştırması.
Uğraşması zor, yorucu ve ortamı ideal olmayan yerdir.

hayat kalitesini yükselten şeyler

shogun
Düzenli ağırlık antrenmanı yapmak kadar hayat kalitesini yükselten çok az şey var.Hem fiziksel hem mental olarak sayılamayacak kadar faydası var ama bence en güzeli hakkını vererek yapılan antrenmandan çıkınca salgılanan o dopamin ve endorfini hissetmek.Birkaç saatliğine hayat çok daha güzel oluyor.

bir ağaç olmak

karedeki kedi
Bir ağaç olmak isterdim insan olmaktansa
Yapraklarım rüzgâra değsin
Gövdem rüzgârın getirdiği yağmurla ıslansın
Köklerim yağmurla ıslanan toprakla canlansın
Dallarımdan çocuklar salıncak yapıp sallansın
Baharda çiçek açan meyvelerimden yiyenlerin ağzı tatlansın
Sıcaktan bunalanlar kocaman gölgemde soluklansın
Kuşlar minik dallarımda şarkılar mırıldansın
Sincaplar benden başka bir ağaca zıplasın
Arılar kovanları için beni kullansın
Bir ağaç olmak isterdim insan olmaktansa
Çocukların gülüşlerine şahit olayım
Yorulanlar için serinletici bir durak
Yuvası olmayanlar için sıcak bir ocak
Bedava konserler bedava leziz yiyecekler
Gökyüzüne uzanan kollarım
Rüzgârla dans eden bedenim
Toprağın derinliklerine ulaşan köklerim
Kendimi tüm öz benliğimle yaşayabildiğim
Hiç solmasın gülüşlerim ve ümitlerim
Bir ağaç olmak isterdim insan olmaktansa...

bir zamanlar anadoluda

spekulasyonel muhtar
Nerde okuduğumu hatırlamıyorum ama bir yerde ercan kesal'ın anılarında yararlanılarak çekilen bir film olduğunu okumuştum. Kendiside bir doktor olan Ercan kesal filmin çekildiği keskin devlet hastanesinde görev yapmıştır. Filmle ilgili söylenecek çıkarılacak çok yorum var lakin beni en çok etkileyen otopsi sahnesidir. Bir hekim adayı olarak benim adli tıpa olan merakımı başlatan filmdir. Yakın zamanda yüklenen bir buçuk saatlik kamera arkasını izlemek ayrıca keyifliydi. İzlemediyseniz bence kesinlikle izlenmesi gereken bir sanat eseri. Yapabileceğim tek eleştiri clark gable'yi anadolu insanı nerden bilsin NBC sanki entelektüelliğine mani olamamış sahneyi eklemiş gibi geldi
1

dahiliye

gri
- Ben şimdi neye çalışayım abi?
- öyle genel, çalış sen
- neye abi
- genel işte, tıbba çalış sen

Tıbbı öyle genel bi bilmeniz gereken, kompakt preklinik stajıdır. Sigara içmek ömrünüzden 15 yıl, dahiliyeye çalışmak 20 yıl götürür
1

şebnem ferah

spekulasyonel muhtar
Kendi adıma favori şarkısı mayın tarlasıdır ama ablasının ölümü üzerine çıkardığı artık kısa cümleler kuruyorum albümü en iyi albümlerden birisi olabilir. Ayrıca onno tunç şarkısı olan ünzile şarkısına getirdiği yorum müthiştir.

saat

ruhsuz
zamanı öğütürken hapseden çarklı sistem.

o yüzdendir ki aile yadigarı olarak hediye edilen saatler hem anılari hem de lanetleri üzerimizde taşımamıza sebep ve/veya vesile olurlar.

ankara'daysanız yakîn sahnede izlemeniz gereken bir oyun tavsiye edeyim,naçizane:zacharius usta.

yirmilik diş

karedeki kedi
Çektirmekten korktuğum için 1 yıl önceki randevuma gitmemiştim. Doktor demesine rağmen gitmediğim randevuya gitmeye dış hekimliği okuyan arkadaşım sayesinde ikna oldum. Cesaretimi toplayabilirsem çektireceğim. Dertsiz başıma dert oldu resmen.

beş yıl sonraki kendine bir not bırak

karedeki kedi
Şimdiki Benden Beş Yıl Sonraki Ben'e,
Öncelikle merhabalar efenim! Hâlâ efenim kelimesini severek kullanıyor musunuz acaba? Bugün hayatında ilklerden birini daha yaşadın. Belki sana söylediğimde çok da özel hissettirmeyecek ama o an şu anki ben için çok güzel ve özel. İlk kez bir tren yolculuğuna çıktın. Yanında sevdiğin arkadaşların var. Hâlâ görüşüyor musunuz? Ha eğer ki hâlâ görüşüyorsanız onlarla mümkünse bir buluşma ayarla. Buluşamıyorsanız bir mesajla onları bu anı hatırlat. Çok yoruldun ve şu an bunları yazarken de çokça uykun var. Ama inan bana sana çok iyi geldi! Her neyse şu an için yeterince mutlu olduğumu anlamışsındır. Şimdi gelelim sana. Nasılsın? Benliğini herkese ve her şeye rağmen koruyabildin mi? Korumani istediğim çok şey var. Ama en çok da özünü unutmamanı istiyorum senden. Bazı şeyler aynı kalsın be! Dünya zaten yeterince değişiyor ve senin içinde bazı şeyler aynı kalmalı. Güzel duygularını ve düşüncelerini kaybetme! Onlara sıkı sıkı sahip çık! Eğer onlar aynı kalırsa çokça inaniyorum ki diğer her şey hallolacaktır. ;) Şimdi kocaman gülümse bakalım! Geçen yıllara rağmen içindeki çocuğu sevindir. Ona gülümse! Aynaya bakıp "Gerçekten iyi ilerledin!" de. Daha çok şey yazabilirim aslında. Neyse ki bu sana ilk yazışım değil. Onlara diğer yazılardan ulaş. Unutacak gibi olursan kendini onlari oku! ;)

günün sözü

darklife
Korkaklık ne menem bir şeydir ki içinde anlamamayı ve hattayı barındırır...
kimi zaman cesarete atfedilen aptallık korkaklığa genellikle daha çok yakışmaktadır...

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol